HALİL DEMİRDAĞ, GÜNEŞ ENERJİSİNİN GELECEĞİNE DAİR NOTLARINI PAYLAŞTI

 Çünkü teknolojik gelişmeler enerji sektörünün kritik bir parçası haline geldi. Bu doğrultuda güneş enerjisi yatırımcıları da depolama ve şarj istasyonlarına yöneliyor. Güneş enerjisi şirketlerinin bu anlamda yeni bir sayfa açacağını ve bu süreçte elektrikli araçların önemli rol oynayacağını görüyoruz. Bir elektrikli aracın batarya kapasitesi 100 kilovata kadar çıkıyor. Türkiye'de 2030'da 1 milyonun üzerinde elektrikli aracın kullanılabileceği öngörülüyor ki; bu çok hızlı oluşabilecek bir kapasite. Bu rakamı dikkate aldığımızda 2030'da 100 bin megavat batarya kapasitesi oluşacağını söyleyebiliriz.  Artık bir sonraki adım, bu araçların bataryalarını sisteme geri elektrik basmak için de kullanabilmek olmalı. Eğer araçlardaki bataryalar için böyle bir imkan oluşturulursa, burada yeni bir tüketim alanı ortaya çıkmış olacak.

Dünyada güneş enerjisi kurulu gücü 500 bin MW’ı aştı. Türkiye’de ise 6 bin MW’a ulaştı. Tüm bu gelişmelerin önemli bir bölümü son 5 yılda hayata geçti. Güneş enerjisine yatırım yapabilmek için ihtiyaç duyulan tek şey; gökyüzünü görmek. Teknolojiye sahipseniz, kimseye bağlı olmadan elektrik üretebilirsiniz. Var olan kaynaklar arasında en ucuz enerji, güneşten elde ediliyor. Dünyada 1.000, 1.500 megavatlık ihaleler yapılıyor ve 2-3 Cent fiyatlar görüyoruz. Finansal maliyet ne kadar düşükse güneşten elde edilen enerji de o kadar ucuz oluyor. Önümüzdeki dönemde güneş parlamaya, kurulu güç de artmaya devam edecek. Türkiye neredeyse sıfırdan başladığı güneş enerjisi sektöründe şirketlerin, devletin ve diğer tüm paydaşların katkılarıyla büyümeye devam edecek.